Çankırı’nın Kızılırmak ilçesine bağlı Kahyalı Köyü’nde 2007 yılında dünyaya gelen Çağatay Yurt, 14 yaşında olmasına rağmen 8 tane enstrüman çalabiliyor. Görme engelli ebeveynlerin çocuğu olan Yurt, özel yeteneği absolut kulak sayesinde müzikle diğer insanlara göre çok daha hızlı bağ kurabiliyor. Kendini müziğe adayan Yurt, ilerde kontrbas eğitmeni olmayı hedefliyor.
HABER/FOTOĞRAF: Vehpi Demir
Çankırı 2007 doğumlu Çağatay Yurt 14 yaşında olmasına rağmen bağlama, gitar, piyano, keman, kontrbas, üflemeli çalgılardan ney, blok flüt ve vurmalı çalgılardan ise org olmak üzere toplamda 8 farklı enstrüman çalabiliyor. Absolut kulak olmanın sağladığı avantaj ile müzik alanında kısa sürede güzel başarılar yakalayan Yurt, bir ilki başararak kontrbası Türk müziğine uyarlamaya çalışacağını dile getiriyor. Görme engelli anne ve babanın çocuğu olarak dünyaya gelen Yurt, müzik kariyerinin temellerini babasından aldığı fikirlere borçlu olduğunu söylüyor.
YARAMAZLIĞI SAYESİNDE MÜZİK YETENEĞİ ORTAYA ÇIKTI
Çankırı’da 7 yaşına kadar ikamet ettiklerini dile getiren Yurt, abisinin ve kendisinin eğitim hayatına devam etmesi için Çankırı Merkez’e taşındıklarını aktardı. Merkez’e taşındıktan sonra babasının evde sıkıldığını belirten Yurt, müziğe nasıl başladığıyla ilgili şunları söyledi: “Babam sıkıldığı için ağabeyim Engin, Halk Eğitim Merkezi’ne gitmeye karar verdi. 25 yıldır düğünlerde çalmasına rağmen ‘belki yeni şerler öğrenirim’ ümidiyle bağlama kursuna başladı. Babam görme engelli olduğu için ilk başlarda birsinin ona eşlik etmesi gerekiyordu. Abim bir yere kadar ona eşlik edebildi. Engin ağabeyimin sınav haftası gelince ona eskisi gibi eşlik edemeyeceğini söyledi. Dolayısıyla benim babama eşlik etmem gerekti. Babama eşlik ettiğim süreçte kursta rahat durmazdım, sürekli bir şeyler karıştırırdım. Kursun hocası da çok sinirlenirdi. Bir gün rahat durayım, onunla oyalanayım diye elime bir saz verdi. Sazla oynarken bir yandan da onları takip ediyordum. Günün sonunda babamın karşısına geçtim ve babama ben bu işi yapabilirim, dedim. Bu şekilde müzik hayatıma başlamış oldum.”
“YETENEK SINAVLARINDA ÇANKIRI BİRİNCİSİ OLDUM”
Bağlama enstrümanıyla müzik kariyerinin temellilerini atan Yurt, yaptığı açıklamada “Bağlamada kendimi bir süre geliştirdikten sonra BİLSEM’in yetenek sınavlarına girdim. Bu sınavda Çankırı birincisi oldum. Dal olarak kendime piyanoyu seçtim. Bağlamanın yanında piyanoya da başlamış oldum. Keman, kontrbas, üflemeli çalgılardan ney, blok flüt ve vurmalı çalgılardan ise org olmak üzere toplamda 8 farklı enstrüman çalabiliyorum. Buralara babam sayesinde gelebildim. Bu konuda hiçbir zaman babamın eline su dökemem. Benden desteğini hiçbir zaman esirgememiştir ve her zaman yanımda olmaya çalışmıştır. Bu anlamda en büyük destekçim babamdır. Babama bir kez daha buradan sonsuz teşekkürlerimi sunarım” ifadelerine yer verdi.
“KONTRBAS EĞİTMENİ OLMAYI ÇOK İSTİYORUM”
Yetenek sınavları sonrası Hacettepe’ye girmeye hak kazanan Yurt, müzik kariyerinde kendini sürekli geliştirmeye devam ettiğini söylüyor. Batı müziğine ağırlık vermeye başlayan Yurt, son olarak hedefleriyle ilgili şu açıklamalarda bulundu: “Hacettepe’yi kazanmamla birlikte kontrbas hayatım başladı. Kontrbasla birlikte Batı müziğine biraz daha ağırlık vermeye başladım. Kontrbas, bence tam bir Batı aleti. Bugüne kadar Türk müziğinde farklı şekilde kullanılmadığını düşünüyorum. Dolayısıyla kontrbası Türk müziğine uyarlayarak, bir ilki de başarmak istiyorum. İleride yurt dışında bir yerlerde olmayı isterim tabii; ama en büyük hedefim, Türkiye’de herhangi bir yerde özellikle de kendi okulumda kontrbas eğitmeni olmak.”
“MÜZİKTE ÇAĞATAY İLE BİRBİRİMİZİ TAMAMLAMAYA BAŞLADIK”
Çağatay’ın düğünlerde hem çalarak hem de söyleyerek kendisine eşlik ettiğini söyleyen baba Doğan Yurt, “Çağatay ile müzik çalışmalarımıza ilk başlarda evde çift bağlamayla başladık. Daha sonra Çağatay gitarı öğrendiğinde, gitar ile bana eşlik etmeye başladı. Bir süre sonra keman ile eşlik etti. Ben ona ney ile o da bana bağlama ile olacak şekilde birbirimize eşlik etmeye devam ettik. Müzikte Çağatay ile hep birbirimizi tamamlaya çalıştık. Kısacası Çağatay ile amacımız bir orkestrada çalınan bütün enstrümanlar gibi acaba ikimiz tek başımıza aynı armoniyi elde edebilir miyiz, sorusuna cevap bulmak oldu” ifadelerinde yer verdi.
“BENİM KONSERVATUAR HAYALİM OĞLUMA NASİP OLDU”
Çağatay’ın hem enstrüman çalarak hem de türkü söyleyerek kendisine eşlik ettiğini vurgulayan baba Doğan Yurt, “Çağatay, gerçekten müzikte çok başarılı ve yetenekli birisi. Bu yeteneğini daha sazı eline aldığı ilk anda bize göstermişti. Eline saz almasıyla birlikte kısa sürede çok güzel şeyler yaptığını gözlemledim. BİLSEM’in sınavlarında Çankırı birincisi olunca Çağatay, bir kere daha yeteneğini ve başarısını bize göstermişti. Çağatay’ın bu başarası beni çok mutlu etti. Çünkü benim en büyük hallerimden birisiydi konservatuar okumak. Tam da bu nokta kendi kendime bir söz verdim. Dedim ki ‘Çağatay’ı sonuna kadar destekleyeceğim.’ Dolayısıyla benim konservatuar hayalim, oğluma nasip oldu. İleride çok güzel çalışmalara imza atacağına inanıyorum” şeklinde konuştu.